- para\ kazanmak
- зараба́тывать
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
açıktan (para) kazanmak — emek ve sermaye olmadan para kazanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırtından (para) kazanmak — (birinin) bir kimseden yararlanarak para sağlamak Benim bu marifetimi bilmeyenlerle bahse girip sırtımdan para kazanan açıkgözler bile oldu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
para kesmek — 1) para basmak 2) mec. çok para kazanmak Büyük para kesiyor, yeni yeni bilezikler alıyor. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
çuvalla para kazanmak — aşırı kazanç sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazanmak — i 1) Kazanç sağlamak Bu beş lirayı bitirmeden ben para kazanmalıyım. P. Safa 2) nsz Olumlu, iyi bir sonuç elde etmek Böyle yazılara hiç cevap vermeyiz ve yazı çok ağırsa dava açarak çok defa kazanırız. B. Felek 3) Çıkmak, isabet etmek 4) Edinmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
para basmak — 1) darphanede, basımevinde metali veya kâğıdı para durumuna getirmek 2) mec. kumarda ortaya para koymak 3) mec. çok kazanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
on para on aslanın ağzında — para kazanmak çok güçleşti anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
para kırmak — çok kazanmak Ayda üç yüz liradan para kırıyorsun, halis muhlis burjuvasın. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
it sürü para kazan — ekmek parası kazanmak için it sürümek gibi bir iş tutmak bile ayıp değildir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
açıktan — zf. 1) Bir yerin uzağından 2) Sıra ve aşama gözetilmeden, dışarıdan atayarak 3) mec. Emek ve para harcamadan Üstelik açıktan yol harçlığı falan da veriyor bana. M. İzgü Birleşik Sözler açıktan açığa açıktan atama açıktan tayin Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
amatör — sf., Fr. amateur Bir işi para kazanmak için değil, yalnız zevki için yapan (kimse), özengen, özenci, profesyonel karşıtı Bu, çok ucuz bir amatör ressam tüzüğüdür. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük